Bursa’da şirin bir Osmanlı köyü: Cumalıkızık Gezisi
Ülkemizde tarihi dokusundan hiçbir şey kaybetmemiş nadir köylerden bir tanesi de Bursa’nın Yıldırım ilçesine bağlı Cumalıkızık köyü. Bu şirin Osmanlı köyü Uludağ’ın etekleriyle vadiler arasında yer alıyor. İşte “Kızık” ismi de buradan geliyor. Osmanlı döneminde Uludağ etekleriyle vadiler arasına kurulmuş köylere konumlarından dolayı “Kızık” deniliyormuş. Cumalıkızık da 5 Kızık köyünden bir tanesi. Bu köylerde değişik özelliklerine göre isimlendiriliyor. Örneğin dereye yakın olanına Derekızık bir diğerine Fidyekızık şeklinde sonlarına “Kızık” ismi konularak birbirlerinden ayrıştırılıyorlar. Cumalıkızık’ın ismi de anlatılanlara göre Cuma namazlarının bu köyde kılınmasından dolayı verilmiş.
Cumalıkızık Nerede?
Bursa’ya yolumuz düşmüşken biz de hemen bir plan yapıp Cumalıkızık’a gitmeye karar veriyoruz. Bu arada Bursa merkezden ulaşım da oldukça kolay sağlanıyor. Ankara istikametine giderken 10 km sonra güneye doğru dağların yamaçlarına doğru tırmanmaya başlıyoruz. Bu virajlı yol muhteşem bir yeşil Bursa manzarası sunuyor. Köye hem otobüsle hem de minibüsle ulaşım sağlanabiliyor. Kendi aracınızla giderseniz de yol ortalama yarım saat sürecektir. Köy’ün hemen girişinde sol tarafta bir okul, okulun yanında da bir otopark bulunuyor. Aracınızı 3 liraya otoparka bırakabilirsiniz. Köy’ün en çok sevdiğim yerlerinden biri tabii ki bizi o güzel ihtişamıyla karşılayan köy meydanı oluyor. Meydanda koca çınar ağaçları ve o rengârenk boyanmış tarihi Osmanlı evleri karşılıyor bizi. Etrafta da köylü teyzelerin tarhanadan tutun da hediyelik eşyalara kadar bir sürü ürün sattığı tezgâhlar var. Köy halkı çok sıcak ve misafirperver.
Cumalıkızık Köyü Osmanli Evleri
Cumalıkızık köyünü diğer köylerden ayıran ve bence tarihimizin en canlı örneklerinden biri yapan da tabiî ki günümüze kadar başarıyla korunabilmiş o güzel Osmanlı evleri. Bu evler Osmanlı’nın kırsal kesimdeki erken sivil mimarisinin ilk örneklerini oluşturuyor. Köyde 270 tane ev olduğu söyleniyor ancak günümüzde bunların 150 tanesi kullanılıyor. Bu oranın bile gayet yüksek bir rakam olduğu söylenebilir. Bu topraklar yüzyıllarca çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yaptı ancak maalesef günümüze kadar tarihi dokusunu koruyan köy ya da yerleşim yeri bulmak bir hayli zor. Tarihten izler taşıyan bu evlerin bu denli güzel korunmuş olması diğer tüm ziyaretçiler gibi bizi de iyiden iyiye heyecanlandırıyor. Açıkcası bu evlerin günümüze kadar nasıl ulaşabildiği benim için de hala merak konusu. Bu arada söylemeyi unuttum sanırım, eski derken bir hayli eski bu evler. Evlerin tarihinin 1300’lü yıllara kadar gittiği söyleniyor!
Cumalıkızık Köyü’ndeki Evlerinin Özellikleri
Gelelim bu güzel tarihi evlerin özelliklerine… Evler genelde 3 katlı ve yapımlarında moloz taşı, ahşap ve kerpiç kullanılmış. Evler inşa edilirken mahremiyete önem verildiği için avluları saran duvarlar yüksek yapılmış. Hemen hemen karşılaştığınız her evde cumba ya da kafeslere rastlamak mümkün. Bu durum aslında evlerin içinin dışarıdan gözükmesini zorlaştırırken ev halkının da kolaylıkla dışarıyı görebilmesini sağlıyor. Bu cumbaların evlere estetik bir hava kattığını da söylemek mümkün. Rengarenk evlerin çevrelediği daracık, altı taş sokaklarda yürürken Osmanlı döneminde keşfe çıkmış gibi hissediyorsunuz. Her sokak birbirinden güzel. Köy dağın yamacına kurulduğu için sokaklar biraz engebeli. Köy’ün ziyaretçilerine sunduğu en heyecan verici şeylerden biri de her sokak başında durup dakikalarca fotoğraf çekebilmeniz. Bir de evlerin önüne park edilmiş rengarenk traktörler var ki, onlar da bu şirin evlerle beraber poz vermeye başladı mı bir fotoğraf sever olarak oradan ayrılabilmek kolay olmuyor gerçekten!
Cumalıkızık Köyü’nde ne yenir?
Cumalıkızık köyü meşhur serpme köy kahvaltısıyla meşhur. Köy kahvaltısının meşhur olmasının sebebiyse köylü teyzelerimizin yaptığı gözleme ve sofradaki doğal köy ürünleri. Patatesli, kıymalı, peynirli ve ıspanaklı gözlemelerin kokusu ve lezzeti parmak ısırtan cinsten. Gözlemenin yanındaysa değişik peynir çeşitlerinden, köy reçellerine kadar değişik ürünler servis ediliyor. Bu ürünlerin yanında mevsimine göre meyveler de misafirlere ikram ediliyor. Kahvaltı için en çok tercih edilen yer ise Narlı Bahçe. Ancak haftasonları belli bir saatten sonra yer bulmanız bir hayli zor olabiliyor.
Cumalıkızık Köyü’nden ne alınır?
Köye girer girmez zaten köy meydanında kurulmuş tezgahlar karşılıyor size. Burası turistik bir köy olduğu için ayrıca birçok evin önünde de tezgahlar kurulmuş ve doğal köy ürünleri satılmakta. Cumalıkızık’tan alabileceğiniz doğal ürünlerin başında; teyzelerin kendi yaptıkları tarhana, erişte, köy salçası, çeşit çeşit reçeller (Ahududu, kestane ve böğürtlen başta olmak üzere) , turşular, köy ekmekleri, mevsimine göre köy meyveleri ve hediyelik eşyalar yer almaktadır. Aklınızda bulunsun siz de bizim gibi aldığınız tarhana ya da erişteyi nasıl pişireceğinizi bilmiyorsanız sorun değil, aldığınız tezgahtaki teyzeye sorarsanız size güzel bir şekilde tarifini de verecektir 🙂
Cumalıkızık köyünün ağırladığı turist sayısı da yıldan yıla artmaya başlayınca, belediye de köydeki doğal yapının korunması için çalışmalarını arttırmıştır. Bir yandan köyün doğal yapısı korunup, çevre ve alt yapı düzenlemesi de ona göre yapılırken, diğer yandan da köyün vazgeçilmezi ve ziyaretçilerin de büyük ilgi gösterdiği tezgahlar ve bu tezgahlarda satılacak ürünler hakkında çalışmalar yapılmaya başlanmıştır. Son olarak Yıldırım belediyesi bu tezgahlarda doğal ürünler satan 50 kadına gıda muhafaza ve reçel yapımı eğitimi vermiştir. Dileriz bu tarz çalışmalar ve eğitimlerin sayısı giderek artar ve bu güzel köyümüz hak ettiği bakımı ve ilgiyi bulur.
Cumalıkızık Köyü’nde nerede kalınır?
Cumalıkızık köyü her ne kadar haftasonları ciddi bir turist akınına uğrasa da maalesef konaklamak için çok fazla seçenek barındırmıyor. Zaten gelen turistler de daha çok günübirlik ziyaret ediyor. Konaklama için bildiğim kadarıyla köyde bir pansiyon (Bulanlar Konak Pansiyon), bir de küçük bir otel (Narlı Bahçe Cumalıkızık Otel) yer almakta. Ancak köyde konaklamadığım için bu konaklama yerleri hakkında detaylı bilgi veremeyeceğim. Dilerseniz bu otellerin birinde kalabileceğiniz gibi dilerseniz de büyük çoğunluğun yaptığı gibi günübirlik ziyaret edebilirsiniz.
Cumalıkızık’a sırf o şirin teyzelerin tezgahlarında sattığı envahi çeşit doğal köy ürünlerinden almak için bile gidebilirsiniz 🙂 Fotoğraf çekmeyi de seviyorsanız Cumalıkızık tam size göre! O rengarenk cumbalı evler ve daracık sokaklardan ayrılamayacaksınız. Bu arada köyden tam ayrılırken bir yağmur bastırdı, biz de tezgahlardan birine sığınıp bir teyzeyle sohbet ettik. Birkaç dakika sonra etrafta yağmurla gelen o inanılmaz güzel toprak kokusu hala burnumda tütüyor. Daha ne diyelim efenim, biz çok sevdik sizin de seveceğinize eminiz. İstanbul’dan günübirlik gidip çok rahat gezebileceğiniz bir yer. Eğer hala gitmediyseniz, şimdiden bir Bursa planı yapın derim, Cumalıkızık’la beraber Gölyazı, Tirilye ve Mudanya’yı da planınıza ekleyip detaylı bir Bursa gezisi yapabilirsiniz.
Gölyazı yazısı ve fotoğraflarıma şu linkten, Mudanya gezilecek yerler yazıma da şu linkten ulaşabilirsiniz. Şimdiden iyi gezmeler, sevgiyle kalın! Gezibo 🙂